Her aşkın bir cilvesi vardır. Bülbülle gülün aşkının cilvesidir kavuşup hasretlerinin son bulmamasıdır. Yani vuslatın hep bir başka bahara kalması. Bülbül öttükçe gül açmış, açtıkça kokusu bütün aleme yayılmış, gül utancından gonca haline dönmüş, bülbül gülün bu halini görebilmek için ötmüş ötmüş ötmüş. Gelgelim Gülün tomurcuktan gonca haline geçtiği sıra bülbül hep bitap düşüp yorgunluktan gaflete, uykuya dalmış.Her uyandığında gül açmış bülbül feryat edip göremediğine yanmış..
O günden beri her sabah vakti bu ızdıraplı aşk tekerrür edip durmuş. Bülbül sevdiğinin gonca halini görebilmek ümidiyle bir ömür ötmüş. Gül ise sevdiğinin en güzel halini görebilmesi ümidiyle bir ömür boyu açmış açmış solmuş
Ne gül sevmek kolay,ne de gül olmak.
Bülbül olmayı seçtiysen bir ömür yanacaksın. Gül olmayı seçtiysen bir ömür solacaksın... (Alıntıdır)
Ama hiç vazgeçmemişler,kavuşamama ihtimalleri,kavuşma ihtimallerinin yanında dev bir dağ gibi büyükse de!Hiç vazgeçmemişler...
Hatta kavuşabilmek için feda olmayı bile seçmiş kimi aşıklar...
Esrar Dede ise feda olmayan Aşığı aşıktan bile saymamış...
Davasını terk etsin bülbülde feda yoktur!
Bir nükteciği Aşkın,pervanede kalmıştır...
Bir nükteciği Aşkın,pervanede kalmıştır...

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder