14 Nisan 2016 Perşembe


Sar ruhumu sardığın gibi kollarınla bedenimi sımsıkı...

13 Nisan 2016 Çarşamba

 
 
 
 
 
Beni âteşlere salan o kapkara siyâh gözler
Beni çılgın gibi yakan o tatlı sözler, güler yüzler
Hayâtımda sana kanmak nasîb olmaz ise eğer
Kapansın, perde çekilsin cihân sensiz hiçe değer
 
Necâti Tokyay
Sahi..?
Nasip olur mu..?
Olmaz ise cevabın
Sus!
Söyleme!
Kapansın öyleyse,perde çekilsin...
Cihan sensiz hiçe değer...
 
 
Bir hasret ateşi ki yanar ta içimde,
Gecenin bu saatinde;
Söndüremez senden başka hiçbir kimse...
Ey fakir hadi uyu!
Eğer uyuyabilirsen...

Fakir
 


11 Nisan 2016 Pazartesi


Bu yüreğimdeki kıpırtıların;
aynı anda,aynı yerde olduğumuz için olduğunu biliyordum...
Ey Fuzûlî ışk men'in kılma nâsihden kabul
Akl tedbîridür ol sanma ki bir bünyâdı var
 
 
Ey Fuzûlî aşk hakkında nasihat edenlerin nasihatlerini kabul etme!Onların bahsi akıldandır,tedbirdendir.Korumaya çalışır kendini aşka düşmeyen.Seni de engellemeye çalışır!
Madem ki sen Aşk düştün öyleyse böyle temelsiz,desteksiz nasihatlere kulak asma...
Gezme ey gönlüm kuşu gâfil fezâ-yı ışkda
Kim bu sahrânun güzer-gehlerde çok sayyâdı var
 
 
Ey gönül kuşum aşk göğünde başıboş,avare gezme ki oraların avcıları pek yaman olur.
Öyle bed-hâlem ki ahvâlüm görende şâd olur
Her kimün kim devr cevrinden dil-i nâ-şâdı var
 
Halim öyle kötü bir vaziyette ki,her ne sebepten olursa olsun dertli kim varsa gelse yanıbaşıma da görse halimimi,kendindekinin dert olmadığını anlar da mutlu olur kendi haline...

10 Nisan 2016 Pazar

Sevme Derler...

Aklına bir türkü gelir,
Düşer yollara gidersin. . .
Bir çiçeksin, rengarenksin,
Sen dalında ne güzelsin...

Sevme derler bana, sevme!
Sevince, çok üşüyorsun...
Ama senin kalbin sıcak,
Yüreğimi yakıyorsun...

Yağmur yağsa üzerine,
Sırılsıklam ıslanırım...
Rüzgar değse tenine,
Çocuk gibi kıskanırım...

Sevme derler bana, sevme!
Sevince kayboluyorsun...
Karanlıkta kaybolsam da
Sen hep beni buluyorsun...

Her şeyimi kaybetsem de,
Sen,herşeyim oluyorsun...

Ehl-i temkînem meni benzetme ey gül bülbüle
Derde yoh sabrı anun her lâhza min feryâdı var
 
 
Ey gül ben sabır,sebat bilen temkinli insanım,güle aşık olan ve derde sabırsız bülbül gibi her an binlerce kere feryad etmem...
İçim kan ağlar da hasretten,sessizce ihtimali olan vuslatı bekler dururum...
Tefâhur kim senün her var men tek âşıkun
Leylî'nin Mecnûn'u Şîrîn'ün eger Ferhâd'ı var
 
 
Eğer ki Leylalar Mecnunlarıyla,Şirinler Ferhadlarıyla övünüyorlar,biliniyorlarsa
Sende övünmelisin ki senin tek aşıkın benim...

7 Nisan 2016 Perşembe

N'ola kan tökmekde mâhir ola çeşmüm merdümü
Nutfe-i kâbildürür gamzen kimi üstâdı var
 
 
Gözbebeklerim kan ağlaya ağlaya artık bu işte usta oldu;
Ama buna neden şaşırılsın ki?Bu tohumu yeşillendiren,bu ustalık haline getiren gamzen var ki,onun sayesinde ben böyle oldum...
Ey Gönül...

6 Nisan 2016 Çarşamba

Mende Mecnûn'dan füzûn âşıklık isti'dâdı var
Âşık-i sâdık menem Mecnûn'un ancak adı var
Fuzuli                            
 
Mecnun da kim ki aşıklık davasını güdüyor?Gelin Eyy Mecnunlar!Gelin de görün Aşk nedir?Sevda nedir?Yanmak nedir bende görün...
Pala                   

3 Nisan 2016 Pazar

Bu uykusuzluklarımın sebebi malum...
Ama var ki sen çaydan,kahveden filan san...
 
Bu huzursuzluğumun sebebi malum...
Ama var ki sen uyuyamadığımdan filan san...
 
Bu suskunluğumun sebebini sen sanmışsın birşeylerden ya hani?
Onlardan değil ama...
Var ki sen onu da bildiğini,hissettiğini san...
 
Unutulmadığını hissetmiyorsan
Hatta hissediyorsan ki eskisi kadar sevilmediğini
İstenmediğini filan...
 
Ben susmaya,sen yanlış hislerinle yaşamaya devam edelim hadi...
Bakarsın yaz günü  mum ışığında bir akşam yemeğinde mesela
Bir Pervane döner ,Şem'inin etrafında
Bile isteye yakar kanatçığını?
Feda eder cancağzını oracıkta...
Temsilden bir mana çıkartırsın bize
 
 

31 Mart 2016 Perşembe

Bir baraj gibi;
İçimde dolan sular için bendimi açsan...
Mesela bir cümleyle?
Hatta cümleye bile gerek yok?
Bir kelime bile yeter?
Sana çağlamam için...

28 Mart 2016 Pazartesi

Adamın biri diye başlar ya hani hikayeler,fıkralar;

Bir Yüreği sarmış,sarmalamış,içinin en kıymetli yerine yerleştirmişti o adamın biri...
İsmi milyonlarca mecnun arasına kaydedilecek kadar onunla yaşıyor,onu soluyor,onunla uyuyor,onunla uyanıyor,onsuz bir an'ı yok yoktu vesselam.

Şehirde avare dolanıyorken yorgun düştü adam bir banka oturdu da çevreyi gözlemeye başladı,çiçekleri,güneşi,kuşları,yeni gelen baharın izlerini ve niceleri...

Hepsindeki güzellikleri bir şekilde Leylasına benzetiyordu.

Bir görmüş,geçirmiş tabir edilen adam gözlerindeki,dalgınlığı,sevdayı gördü adamın,"Ne iş yaparsın?" dedi.

Mecnun "Hamalım" ben dedi... 

Yaşlı adam,Mecnunun üstünden başından hamal olabileceğini kavradı fakat başka hiçbir emareye rastlayamadı.

Konuşmaya,konuşturmaya devam etmek istercesine "Nasıl yani" dedi...


Adam gözlerini sanki çoook uzaktaki bir liman şehrinde,Leylasının şehrine bakmaya çalışıyormuş gibi kısmıştı ve başını hiç çevirmeden,mahzuni bir tebessümle;
"Elimden tutmasını bilenin, yüreğini taşırım" dedi Mecnun...

Yaşlı adam aldığı cevaptan memnundu,sustu...

Suskunluk Mecnuna da sirayet etmişti,o da bir müddet sustu...

Sonra sanki "Bunların böyle olacağını bilmiyor muydun" dercesine kaşlarını çattı ve "Ne Feryad Edersin Divane Gönlüm!" diye dilinden yüreğine seslendi...

Ve usulca oturduğu banktan doğruldu ve avare avare yoluna koyuldu...
 
Şiir : SUNAY AKIN
Hikaye : PALA

20 Mart 2016 Pazar

Tozlu raflarda bekleyen bir taş plak gibiyim
Hazır maziyi çalmaya...
En berrak sesiyle,huzurunda bekleyen bir taş plak...
Ah bir eline alsan yine beni?
Nazikçe koysan bir iğnenin altına da;
Oturup o koltuğuna dinlesen
Yüreğin çırpına çırpına ama en bulunmaz bir huzurla...
Hiçbir kaset,cd ve türevi benim çıkarttığım sesi çıkartamaz
Kimse ben gibi seslenemez sana...
Ama ben tozlu raflarda bekleyen bir taş plak gibiyim
Hazır sevdanı haykırmaya...
 
PALA
Gelir mi o aydınlık günler geri...
Hüzün Huzura kavuşur mu...
Beraber olmak için çırpınır mı hala o yürek...
Ayrılmadan öncesi,vaktin son dakikasına dek
Muhabbeti,Hasreti,Sevgiyi konuşur mu...
Uykusuz kalsa da uykuların en güzeline yatar mı...
 Akabilir mi zaman geriye ne ne dersin?
 
PALA

9 Şubat 2016 Salı

Bizi düşün,huzurla geçen vakitleri?
Gelmesini umut ettiğimiz o huzurlu vakitleri...
Biz dışındaki herşeyi sil gitsin aklından!
Bir tek Biz olsun içinde zihninin...
Ve
Öylesine bir Canımmm de ki içinden;
O kavuştuğumuz anlardaki tebessümle ama..!
Kocaman bir gül sonra...
Gül ki;
Tüm alem neşeye garkolsun...
Her yeri sarsın o güneşin ışıkları...
 

7 Şubat 2016 Pazar


Uykusuz gecelerimin güneşi...
Bu yollar...
Gün gelir de bizi kavuşturmak için kısalır mı?
Takvimler...
Hasretin zulmünden vazgeçip huzurla akar gider mi?

6 Şubat 2016 Cumartesi

 
 
Derliyim Efkarlıyım
Kimse Bilmez Halimi, Kimse Bilmez Halimi
Oyy
Bir Yar için Çüruttum Bedenimi Canumi
Bir Yar için Çüruttum Bendenimi Canumi
Oyy
Ne Bileyim Arkadaş Alnımın Yazısını
Ne Bileyim Arkadaş Alnımın Yazını
Oyy
Kör Olsun Zalim Felek, Kör Olsun Zalim Felek
Ağladır Bazısını, Ağlatır Bazısını
Oyy
Benim Çektiğim Derdi Alem Nerden Bilecek
Eller Nerden Bilecek
Benim Çektiğim Derdi Alem Nerden Bilecek
Eller Nerden Bilecek
Oyy
İlk Baharda Gülmeyen, ilk Baharda Gülmeyen
Kışın Nasıl Gülecek, Kışın Nasıl Gülecek
 
 
 
 
 
Yatayim dizlerune e manamo manamo
Kulak ver sözlerume kurban sana manamo
Duştum kara sevdaya da e manamo manamo
Yaş doldi gözlerume kurban sana manamo

Bi kara bulut olsam e manamo manamo
Yayla yolini sarsam kurban sana manamo
Sevduğumun koynina e manamo manamo
Yağmur olsam da dolsam kurban sana manamo

Yanar yureğum yanar da e manamo manamo
Hasrete alişur mi kurban sana manamo
Severken ayrilanlar e manamo manamo
Mahşere kavuşur mi kurban sana manamo
 


Sanki eser Trabzonun bir yayla evinde,saf terrtemiz ama bir kavuşamayan sevdalının masalıymış gibi...
Karadenizin yağız delikanlısı,başında dumann,içinde derinlerinde sevda...Tahta bir sedirde uzanmış,fındıklıkların arasından göğü seyreder,bir yandan bunu fısıldar ve gözlerinden yaşlar akar...



Uşak aşık olmuşidur,aklı,fikri sevduğunda...
Hasretlen boğuşur bir yandan...
Yanar yüreğu da bir türlü sönduremaz...
Anası uşağunun derdunu görür
Anlat hele uşağım,de bagayum baaa derdunu..?
Gözlerun yaşlanmış,derda salmuşsun kendunu..?
Uşak gözleri yaşlu yaşlu anlatur sevdasunu anasına...
Sevdasunun güzelluklarunu,sevdasunu ve en çok ta içinu yagan şeyi...
Gavuşamayışlarunu...


Oyyy Pala...
Sevdaluga düştün da yanaysun...
Yan Pala,Yan...

Bi kara bulut olsam,Yayla yolini sarsam,Sevduğumun koynina,Yağmur olsam da dolsam...



Hikaye Pala,Eser Resul DİNDAR...
Duygularımı izah ettin teşekkür ederim sana...

4 Şubat 2016 Perşembe

Özledim herşeyini...
Hikayeler...
Romanlar...
Şiirler...
Müzikler...
Hepsi ama hepsi tek şey için değil mi?
Sevda...

31 Ocak 2016 Pazar

 
 
Yazma şair, sakın yazma!
Acıları canevinde demlendir,
Dökme hemen gözyaşını,
Nice şiir filizini çimlendir...
Dal budak salmazsa filiz,
Batır yürek kanına!
Su yerine cansuyunda dinlendir...
 
Yaz be şair,yaz be canım!
Pembe beyaz çiçekleri renklendir,
Beyaz dalda nasıl açar,
Pembe yanar,mavi solar dillendir...
Onu dillendir
MÜBERRA GÖNEN
 
 
 
Hikayedeki Can Suyu Zat'ın olur her zaman...

SEVDİĞİM SEVDA;
SEVDİĞİN SUSMAK ZORUNDA KALDIĞINDA BİLE
KENDİNDEN,KENDİNE ONUN CÜMLELERİYLE KONUŞMAKTIR...

27 Ocak 2016 Çarşamba

Cânâ sana âşık nice bir münhasır olsun
Hangi güne dek dîde buna muntazır olsun
Teşrif-i kudûmunla gönül mühtehir olsun
Üftâdene göster yüzünü ayda bir olsun
 
 
 
Can,Senin Aşkına saplanmış kalmış olup,başka hiçbirşeyi görmesin.Tek seninle yaşasın...Geçen günlerin önemi yok herhangi bir  güne dek gözlerim senin yolunu gözlesin de,Gelişin gönlümü şen etsin,mesut etsin...
Biçare kaldım,sevdan ile çilelere düştüm,bari  ayda bir bile olsa,gel,teşrif et,göster yüzünü ki,bu biçareye huzur olsun...

24 Ocak 2016 Pazar

Aklının her daim bende olmasını isterim elbetteki?
Meselaa;
Hiçbir anımız olmasın isterim
Beraber geçirmediğimiz?
Her vakti doyasıya benimle yaşamanı
Her vakti doyasıya senimmle yaşamayı
İşte böyle vakitler isterim ben...
Saniyelerden,Dakikalardan,Saatlerden!
 
PALA

 
 
 

16 Ocak 2016 Cumartesi

Ben hala deliyim...
Hala sevdalı...
Degişen birşeyler var mutlaka;
Takvim yaprakları...
Geçen zaman filan değişti elbette
Ama
Sevdam sende demir attı...
Dilimdeki Sunay Akın dizeleri ilk gün ki keyfiyetiyle sana fısıldanıyor
taa enn içimden...
taa en içine...
"Çay bardağında bırakılan...
Ve toplayıp
bütün kerpetenleri
attım denize..."
Bir tek sen bilirsin o yeri,bir tek ben bilirim...
Hasrette hani derin derin sızlayan yer..?
Dinle şimdi o yerden fısıltımı ve ilk cümleni fısılda usulca içime...
Çay bardağında bırakılan...
Ve toplayıp
bütün kerpetenleri
attım denize...

15 Ocak 2016 Cuma

Gün Günaydın'ınla başlamadığında,iyi geceler dilemeden başımı yastığa koyduğumda rahatım mı sanıyorsun?

7 Ocak 2016 Perşembe

Kışın buz kesen havada ellerini sıcak suyla yıkamak gibi kısa süreli bir sevgi dolu sözcüğün...
İçim ısınıyor hemencecik,ellerim gibi...
 
Sustuğundaysa;
Daha çok üşümüş buluyorum kendimi...
 
 
Pala

4 Ocak 2016 Pazartesi

Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin
Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde
Mehtap, iri güller ve senin en güzel aksin
Velhâsıl o rüya duruyor yerli yerinde

Y.Kemal Beyatlı
Ömrümce o saf aşkını kalbimde yaşatsam
Kirletmem onu,kendimi hicrana da atsam
Bezminde geçen bir geceyi bin yıl uzatsam
Doymam o güzel sinede ömrümce de yatsam
Y.Asım Arsoy